'Çiftçi Özgüvenini Kaybetti'

Elazığlı İş İnsanı ve İYİ Parti Elazığ milletvekili Aday Adayı Yüksel Ercan, mazot fiyatları ve girdi maliyetlerindeki artış nedeniyle çiftçilerin üretim yapamaz duruma geldiğini belirterek, bu durumun hem vatandaşa, hem ülke ekonomisine olumsuz yansımaya devam edeceğini söyledi.

'Çiftçi Özgüvenini Kaybetti'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Elazığlı İş İnsanı ve İYİ Parti Elazığ milletvekili Aday Adayı Yüksel Ercan, mazot fiyatları ve girdi maliyetlerindeki artış nedeniyle çiftçilerin üretim yapamaz duruma geldiğini belirtti.

Tarımsal üretimin bir ülkenin vazgeçilmezi olduğuna dikkat çeken İş İnsanı Ercan, Hükümetin biran önce yeni bir tarım politikası belirleyerek çiftçiyi ve üreticiyi desteklemesi gerektiğini savundu. 

“ÜRETİM ARTTIRILMALI”
İthalatla dayalı tarım politikasından vazgeçilerek çiftçilerin üretime yönlendirilmesi gerekliliğini vurgulayan İş İnsanı Ercan, “Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle ayçiçeği yağı ve buğday tedarikinde yaşanan sorunlar bir kez daha yerli üretimin önemini göstermiştir. İthalata bağlı tarım politikası gün gelir bu tür durumlarda hem ülkemizi hem vatandaşımızı zor durumda bırakır. Tarım, sağlıklı nesiller yetiştirme, doğal kaynaklarımızı muhafaza, geliştirme ve etkili kullanma, istihdam yaratma ve ihracat gelirlerini artırmada potansiyeli olan önemli sektörlerimizdendir. Ülkemizi gelişmiş milletler ailesinin saygın bir üyesi yapmada ve insanımızın refah seviyesini yükseltmede önemli bir araçtır. İklim ve toprak varlığımız çok çeşitli tarım ürünlerini daha fazla ve daha kaliteli olarak üretmeye müsaittir. Ancak uygun yetiştirme tekniklerinin yeterince yaygınlaştırılamaması; mazot, gübre, yem, ilaç gibi tarım girdilerinde dışa bağımlı olunması ve fiyatların yüksekliği ile uygulanan politikalar nedenleriyle tarımsal üretimde gerekli gelişme sağlanamamış ve pek çok üründe dışa bağımlı hale gelinmiştir. Başta verimli tarım topraklarının iskâna açılması, yanlış uygulamalar sonucu oluşan toprak erozyonu ve çoraklaşma, vahşi sulama ve yer altı su kaynaklarının aşırı tüketimi gibi nedenlerle toprak ve su varlığımıza telafisi güç zararlar verilmiştir.” Diye konuştu. 

“ÇİFTÇİ ÖZGÜVENİNİ KAYBETTİ”
Günümüzde çiftçi önemli ölçüde özgüvenini yitirdiğini, sermayesini, üretimden gelen gücünü kaybettiğini ifade eden Ercan, “göç nedenleriyle önemli miktarda tarım arazisi üretim dışında kalmış, Ülke büyük ölçüde ekonomik kayba uğramıştır. Günümüzde çiftçi önemli ölçüde özgüvenini yitirmiş; sermayesini, üretimden gelen gücünü kaybetmiştir. Pek çok bölgemizde toprağını işleyemez, üretim yapamaz, üretim yapsa bile ürününü değerlendiremez, maliyetleri karşılayamaz, yıllık borç stokları nedeniyle, bir sonraki yılın ürününü dahi ipotek altından kurtaramaz durumlara düşürülmüştür. Çiftçilerin ürünlerini satış fiyatı ile tüketicinin alış fiyatı arasında çok büyük farklar vardır. Üreticiler emeklerinin karşılığını alamazken, tüketiciler çok yüksek fiyatlar ödemektedir. Üretici ve tüketiciyi cezalandıran bu sistem kamu vicdanını sızlatmaktadır.” ifadelerine yer verdi. 

“ÇÖZÜM ÖNERİLERİ”
Tarımsal üretimin arttırılması, çiftçilerin daha güçlü üretim yapmasını sağlayacak çözüm önerileri sunan İş İnsanı Ercan, açıklamasını şu sözlerle sürdürdü: “İYİ PARTİ İktidarında çiftçilerimizin yaşadıkları sorunlar birer birer ortadan kaldırılacak, tarımsal kalkınma istenilen seviyeye gelecektir. 

İYİ Parti olarak, birikerek gelen sorunların çözülmesi için ulusal ve küresel bir değer olarak önemsediğimiz tarımı, güçlü bir siyasi irade, kararlılık ve bütünsel bir bakış açısıyla rehabilite edeceğiz. Bu hususta önceliklerimiz aşağıda verilmiştir: 

• Değişik kamu ve sivil toplum kuruluşlarına dağıtılmış olan tarımla ilgili hizmetler tek elde, Tarım Bakanlığı’nda toplanacaktır. 
• Tarımla ilgili Sivil Toplum Kuruluşları (kooperatifler, birlikler gibi sivil toplum örgütleri) daha iyi hizmet üretmelerini sağlayacak tarzda düzenlenecek, tabandan tavana iletişimin kurulduğu bir yapıya kavuşturulacak, bu örgütlerin konularında daha etkin olmaları ve tarımla ilgili politikaların belirlenmesinde önemli rol almaları sağlanacaktır. 
• Karar vermede kullanılacak verilerin doğru yollarla derlenmesi için “Tarımsal İstatistik ve Veri Değerlendirme Başkanlığı”, Çiftçi Muhasebe Bilgi Ağı (FADN), Parsel Tanımlama Sistemi (ICC), Entegre İdare ve Kontrol Sistemi (IACS) gibi kurumsal yapılar geliştirilip etkin hale getirilecek; derlenen verilerle desteklenen, geleceği planlayacak Ar-Ge çalışmaları ivedilikle hızlandırılacaktır.
• Tarımın rehabilitasyonu için gerekli politikalar paydaş katılımı, iş birliği ve eşgüdüm içerisinde geliştirilecektir.
• Tarım Kentleri Projeleri kapsamında, kırsal alandaki dağınık yerleşim birimleri belirli merkezlerde toplanarak bu merkezlerin alt yapı tesisleri kurulacak, tüm kamu hizmetlerine erişimleri sağlanacaktır. 
• Sürdürülebilir üretimin gerçekleştirilmesi için doğal kaynakların korunup geliştirilmesi, ürün deseni, uygun yetiştirme tekniklerinin yaygınlaştırılması, kontrollü ve güçlü teşvik, satış ve pazarlama gibi konularda ihtiyaç olan organizasyon ve yasal düzenlemeler hızla uygulamaya konacaktır.
• Kamunun elinde olan tarım arazileri ekonomik büyüklükte tarım işletmeleri tesis etmek üzere ehliyetli üreticilere tahsis edilecek, bu kapsamda teşvik programları uygulanacaktır.
• Optimum seviyeye ulaşamamış tarımsal işletmelerin kooperatifler/üretici birlikleri tarzında teşkilatlanmaları teşvik edilecek, bu tarz teşkilatlananlara üretim ve pazarlamada profesyonel destek sağlanacak, böylece tarımsal üretimleri artırılacak ve ürünlerinin değerlendirilmesi sağlanacaktır. 
• Toprak koruma ve kullanma ile tarımsal amaçlı su ve sulama yönetimlerinin bir çatı altında toplanmasını sağlayacak “Toprak ve Su Kaynakları Genel Müdürlüğü / Toprak-Su” kurulacaktır. 
• Detaylı bir arazi kullanım planı yapılarak tarım, mera ve orman alanları ile tarım dışı (iskâna açılacak) alanlar netleştirilecek, bu alanların amaç dışı kullanımları engellenecektir. 
• Tarım topraklarında üretimin devamlılığı için Toprak Koruma Kanunu ve Mera Kanunu gibi tarımsal mevzuatta gerekli iyileştirmeler yapılarak hukuki tedbirler alınacaktır. 
• Kadastro işlemleri, arazi toplulaştırılması, sulama ve tarla içi geliştirmesi gibi alt yapı hizmetleri etkin ve yerinde mühendislik uygulamalarıyla kısa sürede tamamlanacaktır. 
• Toprak ıslahı, erozyon kontrolü ve drenaj yönetiminde aktif destek ve katkı sağlanacak; su kaynaklarının geliştirilmesi için programlar hazırlanacaktır. Bu suretle tarımsal üretimde sürdürülebilirlik, istikrarlı üretim ve tüm tarım arazilerinin verimli kullanımı için uygun ortam sağlanmış olacak, uygulamaya koyacağımız programlar ve projelerde hedeflenen sonuçlara ulaşma mümkün olacaktır. 
• Tarım arazilerinin etkili olarak kullanımı için devlet her türlü desteği verecek; iklim ve toprak özelliklerine göre çiftçilere yetiştirecekleri en ekonomik ürünler ile gerekli tohumluk, fide, fidan, gübre, ilaç gibi girdiler hakkında reçeteler sunulacak; girdi maliyetleri düşürülecektir. 
• Ziraat Bankası, Kredi Garanti Fonu ve Exim Bank’tan üretime ve ihracata yönelik uygun koşullarda kredi sağlanacaktır.
 • Çiftçilik yapmak isteyenler için Ülke ihtiyaçlarına hitap edecek özel proje ve teşvik paketleri hazırlanacak; bu kişilere eğitim hizmeti verilecek, bunlardan başarılı olanların ve uzun vadeli tarım yapmak isteyenlerin sigorta primleri devlet tarafından karşılanacak; kendilerine devlet vasıtası ile her türlü ev, barınak vb. destekler sağlanacaktır.
 • Köyünde kalıp çiftçilik yapmak isteyen gençlere ekstra maaş ve gelecek planlama desteği verilecektir. 
• Sigortasız hiçbir tarım işçisi kalmayacak, tarım ülkenin önemli bir gelir kaynağı olacaktır. 
• Tüm bu teşvikler sağlandıktan sonra modern teknoloji vasıtasıyla dönüm başına sağlanan verim kontrol edilecek, başarılı üreticiler desteklerle ödüllendirilmeye devam edilirken, doğal afetlerden zarar gören çiftçilerin gelirlerinde olabilecek azalmalar fark primi olarak telafi edilecektir. 
• Devlet bir koruyucu olarak teşvik vasıtasıyla destek verdiği ürünün pazarlanmasında da çiftçinin yanında olacaktır. Bu çerçevede; Devlet hem içerde hem de dışarıda ürünlerin pazarlanmasına profesyonel destek sağlayacak, yetiştirilmiş ürünler için belirli oranda alım garantisi vererek satılmasını temin edecektir. 
• Fiskobirlik, Tariş, Çukobirlik, Tarım Kredi Kooperatifleri, Köy-Koop gibi kooperatifler özel sektör ile ortaklaşa çalıştırılarak ürünlerin maksimum seviyede satışı organize edilecektir. Hiçbir çiftçinin ürününü maliyetini karşılamayan bir fiyatla pazarlama gibi bir endişesi olmayacaktır. 
• Pazarlama esnasında tüm kayıpların azalması için her türlü teknolojik destek, soğuk tedarik, depolama, lojistik vb. gibi yardımlar devlet tarafından karşılanacaktır. Böylelikle önünü gören çiftçi beş yıl sonra ne kadar kazanacağını bilecek ve ona göre yatırım yapacaktır. 
• Dünyanın belli başlı önemli ürün borsalarının olduğu yerlerde ürünlerimizin en iyi şekilde pazarlanması için ajanslar hizmet verecektir. 
• Çiftçinin ürettiği ürünün pazarlamasında Devlet pazarlama araçlarından en üst seviyede yararlanılacaktır. 
• Üretici–tüketici arasındaki zincir, üreticilerin alın terinin karşılığını alacakları ve üretmenin cazipleştirileceği, tüketicinin kaliteli ürünleri makul fiyatlara alabileceği tarzda düzenlenecektir. 
• Geleneksel tarımdan İYİ Tarım’a geçilerek doğal kaynaklara zarar vermeden, sağlıklı ürünler üretilecektir. • Modern tarım teknikleri kullanılarak, akıllı tarım uygulamaları yaygınlaştırılarak, Tarım 4.0 uygulamasına geçiş sağlanacaktır. 
• Tarım arazilerimiz tüm üretim süreçlerinde son teknolojik sistemler ve anlık veri akışı ile takip ve kontrol edilecektir. Böylelikle hatalı üretimlerin önüne geçilecek, fire oranları yüksek ve düşük kaliteli ürünler azalacaktır. 
• Hasat edilen ürünler yine modern teknoloji ile donatılmış lisanslı depolarda muhafaza edilecek, barkod sistemi ile son noktaya ulaştırılacaktır. Böylelikle hem fire hem de kayıtsız üretimin önüne geçilecektir. 
• Tüm gümrüklerde ve sınır kapılarında tarıma yönelik laboratuvar vb. sistemler kurularak ürünlerin kalite ve sağlık kontrolleri yapılacaktır. 
• Ar-Ge enstitüleri, geleceğimizin planlanması için son teknolojilerle desteklenecekler ve buralarda bize özgü bitki çeşitleri, hayvan ırkları ve üretim teknikleri geliştirilecektir. 
• Ziraat fakülteleri, sorumluluk alanlarına giren ekolojiler için tarımı geliştirme planları yapacaktır. 
• Tarımsal eğitim, gelişen ve değişen şartlara göre beceri kazandırma ve özel sektörün istekleri dikkate alınarak, yurt dışı eğitimler dâhil uygulama ve staj ağırlıklı olarak düzenlenecek ve Ziraat Mühendislerinin istihdamlarını artıracak her türlü tedbir alınacaktır. 
• Çiftçiler eğitimden geçirilerek üretim yaptıkları konularda uzmanlaştırılacaktır.