Kadın Kalbinde Kırmızı Alarm!
Türkiye'de kalp krizi geçirenlerin dörtte üçü erkek. Ancak hem kadınların kalp ve damar hastalıklarına yol açan risk faktörlerinin daha yüksek olması hem de sosyolojik sebeplerden dolayı kadınların ölüm oranı erkeklerden daha yüksek.
Erkeklere özgü bir hastalık olarak bilinen kalp ve damar hastalıklarının kadını daha fazla tehdit ettiği bildirildi. Kalp damar hastalıkları görülme sıklığının kadınlarda giderek arttığına dikkat çeken Türk Kardiyoloji Derneği Üyesi Prof. Dr. Meral Kayıkçıoğlu, kadınlarda kalp krizi sonrası ölüm oranlarının erkeklerden 3 kat daha fazla olduğunu söyledi. Kadınlarda riski artıran en önemli iki faktör obezite ve sigara.
KALP, KANSERİN ÖNÜNE GEÇTİ
Türk Kardiyoloji Derneği, kadınların kalp ve damar hastalıklarının önemine dikkat çekmek amacıyla bir toplantı düzenledi. Kardiyovasküler hastalıkların her iki cinsiyette de en önemli ölüm sebebi olduğunu ifade eden Prof. Dr. Kayıkçıoğlu, “TURK-MI çalışmasının sonucuna göre, Türkiye'de kalp krizi geçiren hastaların çoğu erkek. Her 100 kalp krizinden 74'ünü erkekler, 26'sını kadınlar geçiriyor. Kadınlarda kalp krizi erkeklere göre daha ileri yaşlarda görülürken (10 yıl daha geç), kadınlarda ölüm oranları erkeklere göre daha fazla. (Kadınlarda yüzde 11,2, erkeklerde yüzde 3,8) Kadınlarımızda gözlenen bu yüksek ölüm oranı kalp krizi sonrası ilk yılda da devam ediyor. Aynı çalışmaya göre kadınlar erkeklerden 30 dakika daha geç gidiyor. TUİK rakamlarına göre 2019 yılında hayatını kaybeden kadın sayısı 197 bin 897 kişi. Bunların 79 bin 788’i kalp ve damar hastalıklarından kaybedilmiş. Kanser sebebiyle ölenlerin sayısı ise 28 bin 504 kişi” dedi.
HAREKETSİZLİK VE STRES RİSK FAKTÖRÜ
Erkeklerden farklı olarak kadınların hormonları sebebiyle menopoza kadar kalp ve damar hastalıklarından korunduğunu söyleyen Türk Kardiyoloji Derneği Üyesi Prof. Dr. Lale Tokgözoğlu “Ancak, sigara, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, diyabet ve şişmanlık gibi risk faktörlerinin etkisiyle hormonların koruması etkisiz hâle geliyor. Araştırmalar, hareketsizlik ve psikososyal stresin kadınlarda daha fazla olduğunu gösteriyor” diye anlattı.
60 yaşından sonra kadınla erkek arasındaki farkın eşitlendiğine dikkat çeken Prof. Dr. Saide Aytekin de ailede özellikle de annede erken yaşta kalp damar hastalığı bulunması, diyabet, obezite gibi sebeplerin kadınların genç yaşta kalp krizi geçirmesine sebep olduğunu söyledi. Gebeliğin kardiyovasküler hastalıklar için âdeta bir stres testi gibi olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Necla Özer de, daha önce teşhis konmamış pek çok kalp hastalığının ilk defa gebelikte ortaya çıkabileceğini ya da daha da kötüleşebileceğini ekledi.
KALP KRİZİ NEDEN DAHA FAZLA ÖLDÜRÜYOR?
¥ Kadın, kalp krizini daha çok erkeklere özgü bir hastalık olarak düşündüğü için belirtileri üzerine alınmaz. Bu yüzden kadınlar kalp krizi geçirirken daha geç hastaneye başvurur.
¥ Kalp krizi belirtileri erkeklerden daha müphemdir ve her zaman göğüs ağrısı olmaz. Bu durumda hem kadının kendisi hem de hekimler kadında kalp hastalığından şüphelenmeyebilir.
¥ Kadınların damar yapıları erkeklerden farklıdır. Menopozdan önce kalp krizi geçiren kadınlarda östrojenin etkisiyle damar esnediği için damarı tıkayan plak anjiyo sırasında görülmeyebilir.
¥ Hormonların koruyucu etkisinden dolayı çoğu kadında hastalık daha ileri yaşta geliştiğinden seyri ve komplikasyonları daha olumsuz olur.
Türk kadını Avrupa’nın en şişmanı
Güncel verilere göre, Türk kadınının kalp ve damar hastalıkları riskinin bütün toplumdan daha yüksek olduğuna işaret eden Prof. Dr. Meral Kayıkçıoğlu, diyabet ve obezitenin de katlanarak arttığına dikkat çekerek “Ülkemizde yaklaşık her 5 kadından biri şeker hastası iken her 3 kadından biri şişmandır. Türk kadını maalesef Avrupa’da en obez kadın konumundadır. Obezite sıklığı genel toplumda 28.5 iken kadınlarda 33.2’dir. Türk kadınının yarısından fazlası göbeklidir. Bunun da en önemli sebebi hareketsizlik ve yemeği sosyalleşme aracı olarak görmesidir” dedi.
