'Özgür Bir Türkiye'yi Kuracağız'

Cumhuriyet Halk Partisi Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, Elazığ'da güçlü bir şekilde seçilirsek 'karşınıza milletvekili olarak değil Bakan olarak geleceğim' dedi...

'Özgür Bir Türkiye'yi Kuracağız'

Cumhuriyet Halk Partisi Elazığ Milletvekili Gürsel Erol seçim çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Bu çerçevede parti yetkilileriyle birlikte ilçe gezilerine devam eden Erol, Maden ilçesine bağlı Gezin köyünde vatandaşlarla bir araya gelerek açıklamalarda bulundu. 

"BU ÜLKEYE ÖNCE ÖZGÜRLÜKLERİ GETİRECEĞİZ"
Gezin’in kendileri için önemli olduklarını belirten CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, “Gezin gerçekten bu bölgede hem Diyarbakır’ın hem de Elazığ’ın yaz aylarında gelip burada oturdukları vakit geçirdikleri güzel bir beldemizdi. Ama şuan da Gezin ne oldu köy oldu. Biz iktidar olduğumuz da Gezin’i yine Belde yaparak belediyesini açacağız. Buranın belediyesinde yerel halk çalışacak ve Gezin eski güzel günlerine gelecek. Bu bölge bizim için önemli. Bu bölgenin coğrafyası, insan kalitesi ve yaşam tarz ve kültürü gerçekten baktığınız zaman Batı’da ki turizm şehirlerinden hiçbir farklı yok. İnsanların özgürce yaşadığı özgürce düşündüğü ve ifadelerini özgürce ifade ettikleri insanların düşüncesi ne olursa olsun birbirlerine saygı gösterdikleri bir yer. Gezin’i bırakın Elazığ’ı Türkiye’nin dahi örnek alması gerekiyor. Bizde gönlümüzü ve sırtımızı Gezin’e yasladık. Ben bu seçimde Elazığ’ın her bölgesini gezerken her bölgesi ile ilgili yorum ve değerlendirme yaparken şunu söylüyorum. Bu sefer sandığa gittiğiniz de sizden tek bir ricam var.

Önce Elazığ’da AK Partiye oy vermeyin. AK Partinin şımarıklığına hayır deyin ki Elazığ’ın siyasetine bir denge gelsin. Elazığ siyasetine bir denge gelsin ki o denge de size hizmeti getirsin. Bugüne kadar bu kentte yaşanan sorunlar, kamu hizmetleriyle ve iktidarın getirdiği avantajlarla ilgili AK Parti bu kentte her şeyi tekelleştirmiş. O şımarık siyasete son vermek için bu dönem AK Partiye oy vermeyin. Bu döneme kadar vermiş olabilirsiniz ama bundan sonra vermeyin. Ben her yeri geziyorum.  Nefesimizin yettiği ölçüde sesimizin çıktığı kadar her yerde gerçekleri anlatmaya çalışıyorum.

Ben Tunceli’den Elazığ’a milletvekili adayı olarak geldiğimde Elazığ beni çok iyi tanımıyordu. O kısa süre içerisinde kendimi tanıtmaya başladım. Sonuç itibariyle Cumhuriyet Halk Partisi olarak tek başımıza seçilecek oyu alamamıştık Millet İttifakının oyu ile geldim. Ama 5 yıl içerisinde artık beni iyi kötü tanıdınız. Elazığ’ın sesi, vicdanı, geleceği, fakir fukaranın ve kimsesizlerin kimsesi oldum. Bu şehrin değerlerini ön plana çıkardım. Mecliste konuşarak soru önergeleri, kanun teklifleri ve kentin talep ve beklentilerini karşılamak için konuşmalar yaptık.

Unutulmuş Elazığ’ı Türkiye’nin yeniden gündemine getirdik. Artık sizin karşınızda yalnızca milletvekili adayı olarak durmuyorum. Hedeflerimiz büyüdü. Partimiz iktidara geliyor. Yani Millet İttifakı iktidara geliyor. Millet İttifakının iktidarında bu bölgenin insanı, bu bölgenin evladı doğum yeri Tunceli, çocukluğunu Bingöl’de geçirmiş Ticaret Lisesini Elazığ’da birincilikle bitirmiş bu memleketin ekmeğini yemiş suyunu içmiş hemşerimiz Kemal Kılıçdaroğlu bu ülkenin Cumhurbaşkanı olacak. Genel Başkanımız Cumhurbaşkanı olduğunda bu ülkeye önce özgürlükleri getirecek. Kimse düşüncesinden dolayı ötekileştirilmeyecek. Yani sen Türk müsün Kürt müsün sen alevi misin suni misin sen sağcı mısın solcu musun ayrımı asla olmayacak. Bir tek şey olacak. Bu ülkede yaşayan 85 milyon yurttaşımız Türkiye Cumhuriyetinin yurttaşı olarak eşit bir şekilde hak sahibi olacak.

Diyorlar ya CHP gelirse Diyanet İşleri kalkacak kalkmayacak niye çünkü zaten Diyanet İşlerini biz kurduk.  İmam Hatip Liselerini kim açtı biz açtık. İnşaların başörtüsü üzerinden baskı yapılacağı söyleniyor ama yapılmayacak. Herkes özgürce inancını yerine getirecek ve bunun teminatı biz olacağız. Gençlerin özgür bir Türkiye’de yaşamasını sağlayacağız. Gençlerin üniversite bitirdikten sonra ben kamuda nasıl işe girerim kendime nasıl bir hayat kurarım kaygısını ve endişesini gidereceğiz. Rahmetli Bülent Ecevit’in getirdiği sistemi geri getireceğiz. KPSS sınavı olacak kim başarılı olursa başarı sıralamasına göre sırası gelen işe başlayacak. Yani milletvekiline ulaşmayacaksınız rüşvet vermeyeceksiniz para vermeyeceksiniz adam bulmayacaksın ve hak eden işe girecek ve memur olacak” dedi.

'Bizim iktidarımızda özgür bir Türkiye'yi kuracağız'

" BU ÜLKEDE İNSANLAR ÖZGÜR YAŞAYACAK"

Dün Erzurum’da yaşananları gördünüz. Halbuki bu ülkede yaşayan herkes birbirinden farklı düşünebilir. Herkes birbirinden ayrı düşünebilir ama hepimizin ortak bir amacı var. Türkiye Cumhuriyeti kanunlarla, kurallarla ve geleneklerle yönetmektir. Bu devlet kimsenin babasının malı değil. Bu devlet hepimizin malı. Vatanın birliği ve beraberliği, milletimizin varlığı ve devletimizin bölünmez bütünlüğü hepimizin sevdasıdır. Bizim otobüsümüzde ne yazıyor önce Türkiye. Demokratik bir ülke olacak ki o demokratik ülkenin de özgür yurttaşları olsun. Dün Erzurum’da yaşananları gördünüz. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, miting için gidiyor. İnanılmaz bir provokasyon yapılarak kamu düzeni sağlanmıyor.

Tam tersine oradaki insanların yaşamlarını tehdit edici bir takım girişimlerde bulunuluyor. Bizim iktidarımızda bunlar da olmayacak. Herkes düşüncesini özgürce ifade edecek. Bu toplum çok çekti. Bu toplumu çok böldüler ve çok ayrıştılar. Bu ülkede insanlar özgür yaşayacak. Bize inanın ve güvenin. Bizim iktidarımızda özgür bir Türkiye’yi kuracağız. Kimse etnik kimliğinden dolayı ötekileştirilmeyecek kimse inançlarından dolayı farklı görünmeyecek hepimiz Türkiye Cumhuriyetinin yurttaşı olarak ortak değerler üzerinde yaşamımıza devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

'Bizim iktidarımızda özgür bir Türkiye'yi kuracağız'

"ELAZIĞ’DAN GÜÇLÜ SEÇİLİRSEK KARŞINIZA MİLLETVEKİLİ OLARAK DEĞİL BAKAN OLARAK GELECEĞİM"

Gelelim Elazığ’a Elazığ’da ne olacak. Elazığ’ın ekmeğini yemiş suyunu içmiş Ticaret Lisesini birincilikle bitirmiş bir Cumhurbaşkanımız olacak. O Cumhurbaşkanımızla hepimiz gurur duyup onur duyacağız. Bizim Cumhurbaşkanımız devlet adamı. Devlet bürokrasisinden gelen devlet kimliğiyle, dürüstlüğü ve namusluluğuyla örnek bir adam. İnsanların kardeşliğine inanan devletin adaletle yönetilmesi gerektiğine inanan bir Cumhurbaşkanı adayıdır. Bu Elazığ’a nasıl yansıyacak. Eğer bizde Elazığ’dan güçlü seçilersek bir değil iki milletvekili getirirsek ben artık sizin karşınıza milletvekili olarak değil bakan olarak geleceğim ve size hizmet etmeye daha fazla gayret göstereceğim.

Amacımız Elazığ’dan yeniden milletvekili seçilmek değil amacımız Elazığ’dan bakan olmaktır. İnanın bizim iktidarımız da ve bizim bakanlığımız da size söz veriyorum ki Gezin’in bir yılda belde belediyesinin açılması da dahi 1 yılda ne varsa hepsini çözeceğiz. Bizim sözümüz normal bir siyasetçi sözü değil.  Ben bir söz verdiğim zaman o işin arkasında dururum. Elazığ’da 20 belediye var 20 belediyenin bir tanesinde bizim bir tane dahi belediye meclis üyemiz yok.

Ama bir deprem yaşadık depremden sonra Elazığ’ın okul ihtiyacı oldu ki belediyelerin okul yapma gibi bir sorunu olmadığı halde yalnızca İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu tarafından Elazığ’da yaptığı bir okulun bedeli 348 milyondur. Düşünün ki Gezin beldesi açıldı ve ben yalnızca İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile Gezin Belediyesini kardeş belediye yaptık ve buraya 100 milyon para getirttim burada o parayla neler yapılmaz. Bize güvenin bize inanın.  Bu seçim sürecinde oylarınızı bize verin. Bizi tercih edin ki biz güçlü gidelim.  Düne kadar diyordum ki oyunuzu AK Partiye vermeyin kime güvenirseniz ona verin diyordum.

Ama gördük ki gerçekten bizi bu bölgede ve Türkiye’de güçlü çıkmamız lazım. Güçlü çıkmamız için de sizin desteğinize ihtiyacımız var. Bize destek verin oyların bölünmesine sebebiyet vermeyin. Elazığ’dan güçlü gidelim ki sizin güçlü sesiniz olalım. Bakan olarak tekrar aranıza gelerek hizmetten yoksul bırakılmış Gezin’i eski günlerine çevirelim” cümlelerini kullandı.