Güneşe Kavuşmak

İste, hedef belirle, çabala, elde et. Yaşam 4 bilinmeyenli pembe bir denklem mi ki?

‘’Dur bakalım. 3. Sınıf bir reklam cıngılı değil yaşamım ‘’diyen sen. Evet, akıllı bir kadınsın ya da akıllı bir adamsın. Tatlı iltifatlar nasıl da hoşumuza gidiyor.

Kötü haber. İşler öyle kitaptan okunduğu gibi kolay olmuyor maalesef.

Faydalı alışkanlıklarının yanında zararlı alışkanlıkların da var. İliklerine kadar işlemiş, hatta sana ebeveynlerinden aktarılan alışkanlıklar bunlar. Bu alışkanlıklar binlerce yıllık düşünce genlerinin şifreleri. Neler mi var alışkanlıklarında: mirasçılarından aldığın; inançların, korkuların, kendini savunamayışınla üstlendiğin kendini savunma hallerin var. Sen onların toplamısın dediğimde çocuk gibi küsüşün de var.

İşler tam istediğin gibi gittiğinde, düşünce iklimin hemen nasıl değişiyor farkında mısın?

Aniden özgüvenin canlandığında ‘’Kendime dürüst olacağım’’ dediğin hallerin var. Ve suyun hafif hafif ısındığında intikamcı hallerin var. Bırakınca kendini hayallere, birazda gecikmiş itiraflarının koynundayken, sana nefsinin tatlı tatlı söylediği ikna cümleleri var.

İçinden bir ses ‘’Ertele işlerini’’diye fısıldadığında başına açtığı belaların var.

Sen zihnine, duygularına, ömrüne duvarlar ördükçe azalıyor dünyan. Oysa biraz daha kendin olabilsen.

Hey sen, uyan ve kendine gel!

Pir Sultan Abdalın dediği gibi ‘’Cehennemde odun yoktur, herkes odununu burdan götürür. ‘’

Eylemin atası düşüncelerdir. Yaşamı cennet kılmak için emek gerek.

Bir çiçeğin başının üzerindeki taşı kaldıramaması gibi bazen yaşam. Yolunu dosdoğru kılınca Mevlam, her şey değişir. Tıpkı bir çiçeğin azimle o taşın bittiği yere kadar sabırla ilerleyip güneşe kavuşması gibi ol. Kendi yolunu takip et. Başarısızlığın bittiği yere kadar git ve başarının seni kucaklamasına yeni fırsatlar oluşturmasına izin ver.

Sevgiylesin..

Yazarın Diğer Yazıları