Urartular tarafından çivi yazısıyla yazılan 3 bin yıllık taş kitabe, ilk günkü ihtişamını koruyor

Elazığ'da Palu Kalesi'nde bulunan ve Urartu Kralı Menua tarafından kayaya çivi yazısıyla yaptırılan taş kitabe, halen ilk günkü ihtişamını koruyor.

Urartular tarafından çivi yazısıyla yazılan 3 bin yıllık taş kitabe, ilk günkü ihtişamını koruyor
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Elazığ’da Palu Kalesi’nde bulunan ve Urartu Kralı Menua tarafından kayaya çivi yazısıyla yaptırılan taş kitabe, halen ilk günkü ihtişamını koruyor.

Elazığ şehir merkezine yaklaşık 75 kilometre uzaklıkta bulunan Palu ilçesinde bulunan Evliya Çelebi’nin ifadesi ile “Göğe baş uzatmış bir kale” olan Palu Kalesi, birçok medeniyetin izlerini taşıyor. Özellikle taş işçiliğinde ve mimaride çığır açan Urartu Krallığı bu medeniyetlerin başında geliyor. Urartu Kralı Menua tarafından yaptırılan taş kitabe ise bu eserlerden en dikkat çekeni. 3.50 metre uzunluğunda 1.50 metre eninde ve yarım metre derinliğinde bir kaya parçası oyularak çivi yazısı ile yazılan taş kitabe, ilk günkü ihtişamını koruyor. Yaklaşık 3 bin yıllık tarihe sahip taş yazıt, Urartuların seferleri ve yapılan anlaşmalar hakkında bilgi veriyor. Bölgede bir başka örneğinin bulunmaması ve Van Kalesi’ndeki Urartu yazıtının tahrip olmasından dolayı okunamaması, bu taş yazıtı daha da önemli kılıyor. Ayrıca bulunduğu konum itibari ve yüksekliği ile Murat Nehri yatağını, bölgeyi ve ilçeyi net şekilde gözler önüne seren Palu Kalesi de manzarası ile dikkat çekiyor.

Kale ve kitabe hakkında bilgi veren Palu Doğasına Sahip Çıkıyor Platformu Sözcüsü İbrahim Meydanoğlu, “Elazığ’ın tarihi ilçesi Palu Kalesindeyiz. Doğu Anadolu’da Urartuların başkenti Van’dan sonra bölgedeki taş kale olarak dikkat çekiyor. İlk günkü orijinal halini barındırıyor. Palu birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bunlardan bir tanesi Urartular. Urartular dediğimizde taş işçiler akla gelir. Bunların en güzel örneklerinden bir tanesi de çivi yazısı ile yazılmış kitabedir. Urartu kralı Menua’ın bu bölgeyi sefere çıktıktan sonra kaleyi ve civarı fethettikten sonra kendi adına yaptırdığı bir takım yazışmaları, fetihleri yer alıyor. Yaklaşık 3,5 metre uzunluğunda 1,5 metre genişliğinde yarım metre kalınlığında sabit bir kaya parçasına oyulmuştur” dedi.

Kitabenin ilk günkü ihtişamını ve orijinalliğini koruduğunu aktaran Meydanoğlu, “Uzmanlar tarafından Türkçeye tercüme edilmiştir. Evliya Çelebi bu bölgeyi ziyaret ederken Palu Kalesi için ‘göğe başkaldırmış bir kale’ ifadesini kullanıyor. Kitabeden başka su sarnıçları kaya mezarları, surlar, hamamlar, camiler ve kiliseler vardır. Murat nehrine inen tarihi merdivenler ilk günkü ihtişamı ile duruyor. Bu da yerli ve yabancı turistlerin 3 mevsim akın etmesini, ziyaret etmesini sağlıyor. Ben de bir Palulu olarak buranın korunması ve restorasyon çalışmalarının devam etmesini istiyorum” diye konuştu.

Vatandaşlardan Ömer Ergün ise, “Burası 3 bin yıllık görkemli bir geçmişe sahip. Burada bir kitabe var. Urartu Kralının yazdığı çivi yazısı hale orijinalliğini koruyor. Yukarıda hamam kilise var. Özellikle yaz aylarında dışarıdan daha çok turist geliyor. Buraya yerli ve yabancı turistlerin gelmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.