Başkan Arslan Taşın Altına Gövdesini Koydu!

Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Asilhan Arslan, Elazığ’ın Maden ilçesinde tespit edilen ve içerisinde bakır, demir, çinko, kurşun, kobalt ve altın cevherlerini barındıran büyük maden rezervinin Elazığ’da kurulacak bir tesiste işletilmesi gerektiğini bir kez daha vurgulayarak, bu konuda Elazığ’daki tüm kesimlerin katkısı ve desteği ile oluşturacakları konsensüsle maden rezervinin işletmesine  talip olacaklarını söyledi. 

Başkan Arslan, iş dünyası, sivil toplum kuruluşu ve oda yöneticilerinin katımıyla düzenlediği basın toplantısında Elazığ’da yeni bulunan zengin maden cevherinin Elazığ için büyük bir fırsat olduğunu vurguladı. Zezervin mutlak surette Elazığ’a katma değer ve istihdam olarak geri dönmesi gerektiğini ifadeden Arslan, bu konuda titiz bir şekilde çalıştıklarını belirtti. 

Arslan “Elazığ iş dünyası tarafından ihalesi alınarak yatırımı yapılarak ve yapılan yatırımlarla birlikte Elazığlı insanlarımızın oralarda çalıştığı, iş, aş bulduğu koca koca tesisler, işletmeler olsun ve bunun da kazananı Elazığımız olsun, Türkiyemiz olsun” dedi. 

Arslan, maden sahasında sondaj ve etüd çalışmaları devam ederken, Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğüne  (MTA) ait olan arazinin Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’nün (MAPEG) tarafından yakın bir tarihte ihaleye çıkmasına ise anlam veremediklerini vurguladı. 

Arslan açıklamasında şunları kaydetti: 

“AYRICALIĞIMIZ OLSUN”
 “Elazığ sınırları içinde bulunan çok değerli bir maden kaynağının ekonomiye kazandırılmasıyla alakalı bir takım faaliyetler yürütülmekte. Biz bu maden kaynağının kendi halkına öncelikle burada yaşayan insanlarımıza, zenginlik kazandırmasını arzu ediyoruz. Bu madenimiz her ne şekliyle olursa olsun Elazığ iş dünyası tarafından ihalesi alınarak yatırımı yapılarak ve yapılan yatırımlarla birlikte Elazığlı insanlarımızın oralarda çalıştığı, iş, aş bulduğu koca koca tesisler, işletmeler olsun ve bunun da kazananı Elazığımız olsun, Türkiyemiz olsun. Biz hiçbir şekliyle yabancı sermaye düşmanlığı yapmıyoruz. Kesinlikle öyle bir niyetimiz yok. Ama şunu diyoruz. Yerel dinamiklerin sahiplendiği ve bu yerel dinamikler bunu layıkıyla sahiplenip o coğrafyada yaşayan insanlara bu değerleri kazandırmak istiyorsa da buna saygı duyulmak lazım, bunun önünün açılması lazım ve bu kazanımın hayata geçmesini sağlamak lazım. Bu bakımdan yorumluyoruz. Diyor ki biz ayrıcalıklıyız. Ayrıcalığımız ne? Elazığ il sınırlarında yaşıyoruz. Bütün işletmelerimiz Elazığ il sınırlarında ve bu şehrin kalkınması için gece gündüz demeden, tüm oda başkanlarımız, tüm STK’ylarımızla çalışıyoruz. Madem böyle bir gayretimiz var, bu gayrete vesile olacak, Elazığ’ın bu kaynağının içinde de bizler tabiî ki var olacağız ve söz sahibi olacağız. Bunu da en temel hak olarak görüyoruz.”

"SİZLERİN KARŞISINA ÇALIŞARAK ÇIKTIK"
“Bundan birkaç  hafta önce sizler bizleri göreve davet ettiniz. Dediniz ki Maden ilçe sınırları içerisinde Maden Tetkik Arama Genel müdürlüğü tarafından halen tarama çalışmaları devam eden ama büyük ölçüde çalışmaları tamamlanmış çok değerli bir maden kaynağımız var. Bu maden kaynağına Elazığ iş dünyası adına sahip çıkınız dediniz. Bizler de sizin bu davetinizi kabul ettik. Bugün sizlerin karşınızdayız.  Bugün sizlerin karşınıza boş çıkmadık. Çalışarak çıktık. Ödevimizi çalışarak çıktık. Hangi noktadayız. Neler yapıyoruz, neler yapmamız lazım. Nasıl bir işle karşı karşıyayız bunları da en ince ayrıntısına kadar büyük hazırlıklar, hesaplamalar yaptık.”

"BU ACELECİLİK NİYE?"
 “Şunun haberini vermek istiyorum; Bahsi geçen maden sahası ihalesi Maden ve Petrol İşleri Genel müdürlüğü tarafından 3 gün öncesinde ihale ilanına çıktı. Bizim ne kadar haklı olduğumuzu, sizin ne kadar haklı olduğunuzu, neden acele etmemiz gerektiğini bir kez daha ortaya koydular. Biz açıkçası bu sürecin bu kadar hızlı olmamasını düşünüyorduk. Onun da sebebi şu; Şuanda o sahada sondaj ve etüd çalışmaları devam etmekte ve maden ruhsatı Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğünün kendi uhdesinde. Yani saha MTA’nın ama bu saha MAPEF tarafından ihale ilanına çıkıyor. Bu acelecilik niye? Biz bunu anlayamadık. Toplam o alanda şimdiye kadar 150 bin Metretül, binlerce arama sondajı yapılmış, bunların çok büyük bir kısmı MTA tarafından ön raporları hazırlanarak hesaplama aşamasına geçilmiş, halen bu süreç devam ederken MAPEF neden bu ihaleyi bu kadar acele çıktı ve neden ihale dosyasında bu sondaj ve etüd raporlarıyla alakalı bir tek sayfa rapor, analiz yok. Bunlar bizleri düşündürüyor.”

“BİZ DİYORUZ Kİ YERİNDE İMALAT YAPILSIN”
“Biz bu yola çıkarken dedik ki, orada çıkan maden ham olarak işlenmesin, belli işlemlere tabi tutulsun ve içinde bulunan tüm empürüteleri ile birlikte yüksek katma değerli ürünlere dönüştürülsün. Oradaki madenin ana cevheri bakır, demir, çinko, kurşun, kobalt ve altın. 5-6 maden cevherini içerisinde barındıran bir yatağından bahsediyoruz. Biz diyoruz ki oradan çıkarttığımız tüm madenler, tıpkı Ergani bakır işletmelerinde olduğu gibi, tıpkı Ferrokrom’da olduğu gibi büyük sanayi tesisleri kurularak yerinde imalatı yapılsın. Hem bölge halkı orada çalışsın, istihdam edilsin hem de o kaynaklar, Elazığ iş dünyası tarafından yatırımları yapılarak ve işletilerek Elazığ ekonomisine kazandırılsın. Bütün planımız, kurgumuz bunun üzerine."

“İHALE SÜRECİNİN ÖNE ÇEKİLMESİ BİZİ DÜŞÜNDÜRÜYOR”
“Ama ihale sürecinin planlananın çok daha öncesine alınması ve ihale şartnamelerinde bazı detayların bulundurulması bizi düşündürüyor. Şartname şunu diyor; İhaleyi alın firma varsa mevcut tesisi mevcut tesisin kapasitesini arttırarak o maden i oraya götürüp orada işlesin. Veya bulunduğu alanda sanayi tesisi yatırımı yapılsın deniliyor. Şimdi veya’dan önceki kesimi biz kesinlikle kabul etmiyoruz. Biz diyoruz ki o maden eğer Elazığ il sınırlarında çalıştırılacaksa, oradan çıkan maden de Elazığ il sınırlarında kurulacak sanayi tesislerinde işlensin.”

“İHALE 2 MİLYAR TL İLE AÇILACAK”
“Bu konuyu çözme iradesini de gösterecek irade bu masanın etrafında bulunan hepimiz olacak. Tabi, hesaplamalar yapıyoruz dedim. Bunun bir yüklüğü var diye. 2 Milyar  TL teminat mektubu karşılığında ihaleye girme koşulu var: İhale açık artırma usulüyle yapılacak. Taban fiyatı da 2 Milyar TL. Şunu da düşünüyoruz. Neden bu kadar yüksek değerle ihaleye çıktınız? Onun yerine sanayi tesislerini sıralasaydığınız şart olarak. Bunlar ekonomiye kazansaydı. İş dünyası da sermayesini bu tesislere yatırarak buralardan katma değerler oluştursaydı, istihdam oluştursaydı. Ama buna o kadar takılmıyorum. Madem bu kadar değerli bir saha var. 2 Milyar TL teminat  mektubu hakkıdır. Keşke olmasaydı. Ama oluyorsa da bu olmazsa olmazımız değildir. Ama buradan çıkan madenin Elazığ özelinde Elazığ yerelinde değerlendirilmesi bizler için olmazsa olmaz.”

“BU KADAR BÜYÜK BİR İHALEYE 20 GÜN SÜRE VERİLİYOR”
“7 Şubat’ta ihaleye çıkıyorsun, 1 Martta ihale tarihi koyuyorsun. 20 günlük kısacık süre var: Bu kadar büyük bir ihale, Çok büyük hesaplamaların yapılması gereken, çok ciddi finansman hazırlıklarının yapılması gereken bir ihalede, şu anda ihaleye girecek firma, dese ki ben gideyim maden sahasını göreyim, maden sahasında 2 metre kardan başka hiçbir şey göremeyecek. Ben nasıl tespit yapacağım, nasıl fizibilite, analiz yapacağım? Bunlar gerçekten bizleri son derece düşündürüyor.”

“ELAZIĞ İŞ DÜNYASI OLARAK BU İHALEYE HAZIRLANIYORUZ”
“Ne koşulda olursa olsun, Elazığ iş dünyası olarak biz bu ihaleye hazırlanıyoruz. Bunu bilmenizi istiyorum. Biliyorsunuz Elazığ’da çok ortaklı yapı yok, Elazığ bir araya gelemiyor, Elazığ birlikte iş yapamıyor diyorlardı. Biz için hep böyle bir eleştiri vardı. Ama biz hamdolsun burada da şeytanın bacağını kırdık. Bir çok arkadaşımız da burada bu işin ortağı, planlayıcısı, kurgulayıcısı, Elazığ yatırım A.Ş’yi kurdu. Onun yanında 57 iş insanının ortak olduğu ELERJİ diye bir enerji  firması kurduk. 8 milyon Euro’luk yatırım çok şükür faaliyete geçti. Alın size örnek. Yine hep birlikte yürüttüğümüz, Elazığ’ın gıda sanayini kalkındırmayı planladığımız tarımsal Kooperatiflerin içinde olduğu Gıda Sanayi Şirketi önümüzdeki günlerde faaliyetine başlayacak. Çok ortaklı şirketle Elazığ’ın gıda sanayisini ayağa kalkındıracak bir yapı kuruldu. Şimdi buna benzer bir duruşu da yine Elazığ iş dünyasıyla, Elazığ kamuoyuyla paylaşmak istiyorum. Bizler Elazığ iş dünyası olarak Maden ilçesindeki bakır sahasının ihalesine girmek üzere hazırlıklarımızı yapıyoruz.”

“KAMUOYUNA AÇIK DAVETTE VE TEKLİFTE BULUNUYORUZ”
“Buradan tüm kamuoyuna açık davette ve teklifte bulunuyoruz. Diyoruz ki ihalesine gireceğimiz şirkete ortak olmak isteyen herkesin ön kayıtlarını almaya başlıyoruz. Bu ön kayıtlarda oluşacak büyüklükle de genel yapıyı ortaya koyacağız. Bunun için büyük holdinglerimiz de var. Anonim şirketlerimiz de var. Limitet şirketlerimiz de var. Bireysel yatırımcılarımız da var. Bunların hepsi bu yatırımın içinde olabilecek. Bizim bu konuyla alakalı birçok firmamızla görüşmelerimiz var. Hep beraber, el birliği ile bunu başarabiliriz. Elazığ için dışarıdan bir kurtarıcı beklemeyiniz, Elazığ kendi düştüğü yerden kalkacaktır. Elazığ’a kalkındıracaksa yine biz kalkındıracağız, biz inisiyatif alacağız. Bunun başka yolu yok.”

"DİYELİM Kİ BİZ BUNU YAPAMADIK!"
“Diyelim ki biz bunu yapamadık. Olmadı. İnanın bize birkaç bin çalışan iş gücünün dışında avucumuzu yalamaktan başka hiçbir şey kalmaz. Yabancı sermaye gelir, buradan madenini çıkarır. Alır götürür, işler. Parasını kazanır, işine bakar. Herkesin hakkıdır. Buna bir şey demem. Ama burada bize bir şey düşüyor; O kazancı Elazığ’a, Elazığlılara kazandırma görevi bize düşüyor. Ve Bunu sahiplenen, sahiplenecek olan Elazığ halkına düşüyor.”